on pass

  1. (asker) izinli
(asker) izinde olmak Verb
ters yönden gelen bir gemiyle karşılaşmak Verb
birini kınamak Verb
masrafları karşı tarafa yüklemek Verb
masrafları birinin sırtına yüklemek Verb
bir mahpus hakkında karar vermek Verb, Law
bir işin değerlendirmesini yapmak Verb
davanın esası hakkında karar vermek Verb
(a) (mahkeme kararını) tebliğ etmek, bildirmek, (b) nesilden nesile iletmek/nakletmek.
This custom
has been handed down since the 17th century. This ring has been handed down in my family. (c)
ABD açıklamak, resmen beyan etmek.
The board of directors will hand down the figures on Monday.
(a) ölmek, vefat etmek, (b) başkasına vermek/ intikal ettirmek, aktarmak, geçirmek.
Read this and
pass it on: Bunu okuduktan sonra başkalarına veriniz/geçiriniz/dolaştırınız. (c) geçmek, hareket etmek.
Let us now pass on to the next subject: Şimdi bir sonraki konuya geçelim.
...'i fiyata yansıtmak Verb, Accounting
vergiyi bir şey üzerine yüklemek Verb
birine vergi yüklemek Verb
birine ihtar vermek Verb
bir emri aktarmak Verb
başkanlığı bırakmak Verb
(ilim) ışığını elden ele geçirmek Verb
yeni bir konuya geçmek Verb
ücret zamlarını tüketiciye yansıtmak Verb
birini uyarmak Verb
birini beş yıl hapse mahkûm etmek Verb
birini ölüme mahkûm etmek Verb
suçluya hüküm giydirmek Verb
bir şeyi birine devretmek Verb